Doğu Karadeniz bölgesinde görülmesi gereken bir diğer yer de yine Artvin ili sınırlarında yer alan Mençuna Şelalesidir.
Doğası ile bizleri kendine hayran bırakan Karadeniz’de nereye gittiysek her yerden çok memnun kaldık. Bunlardan biri de Artvin’de gezilecek yerler listesine aldığımız Mençuna Şelalesiydi.
Artvin ilinin Arhavi ilçesinde Kamilet Vadisinde bulunan Mençuna Şelalesi için Batum’dan yola çıktık. Kamilet Vadisine varmamıza yakın artk hava zifiri karanlık olmuştu bile. Planımız bölgedeki tek konaklanacak yer olan Mençuna Konaklarında konaklayıp ertesi gün Mençuna Şelalesine tırmanmak ve çevreyi keşfetmekti. Gel gör ki gecenin zifiri karanlığına kaldığımız için başımıza gelmeyen kalmadı.
Batum’dan Arhavi’ye oldukça rahat ulaşan biz Arhavi’den Kamilet Vadisine giderken Çifteköprü‘ye varmadan yaklaşık 4-5 km önce taş ocağına girmemizle koca bir sivas kangal’ın saldırısına uğradık. Motorun üzerinden bile devasa gözüken sivas kangal havlayarak yanımızda çılgınlar gibi peşimizden kovalamaya başladı. Hiç beklemediğimiz bir anda beliren köpeği görünce benim bacaklarım ve kollarım uçuş moduna geçerek “Orkun allah seni bildiği gibi yapsın” çığlıkları eşliğinde şantiyenin taşlı, topraklı rezil yollarında tam gaz ilerliyoruz. Orkun’un Nesli yol burada bitiyor ileride uçurumdan aşağı dereye düşeceğiz gibi saçma fikrine benim köpeğin şoku ile inanmam üzerine geri dönmeye karar verdik. Dönüşte hırçın köpeğin gazabından yine çığlık çığlığa kurtulup şantiye alanından çıkıp kendimizi asfalt yolda bulduk.
Bu arada her ikimizin de şarjının bitmesiyle civardaki en yakın köye girip yeni toplanmış çayları kamyonete yükleyen işçilerden telefonumuzu şarja koymasını rica ettik. Oteli arayarak köpekleri bağlamaları için şantiyeyi aramalarını söyleyerek bu sürede aç karnımızı doyurmak için Arhavi’ye doğru yola çıktık. Yola çıkmadan önce motorun çamura saplandığını, köy içinde avaz avaz ettiğimiz kavgaların detayına girmiyorum Yola çıkmamızla motorun lastiğinin patladığını fark eden biz her ne kadar lastikçi arasakta ramazan ayı vesilesiyle 1 tane dahi açık yer bulamadık. Lastikçi bulamayınca en kötü benzincide lastiği şişiririz diye düşündük. O sırada arabasının lastiğini şişirmeye gelen Arhavi’li genç lastikçi bulmak için çok uğraşlar verse de o da kimseye ulaşamadı ve çözümü kendisinin yapmasında buldu. Çocuğun oto yıkamasına gidip lastiği tamir edeyim diye canla başla çalışan arkadaş sağ olsun lastiği kendinden geçti hepimiz rahatladık Yeterince detaya girdik can sıktık farkındayız. Velasıl gece Özay isimli otele 2 kişi 100 TL ödeyerek gecemizi Arhavi merkezde geçirmek zorunda kaldık. Sabah lastiği yaptırdığımız gibi Mençuna Şelalesi için yine yollardayız. Bu sefer temkinli ve hazırlıklıyız. Şantiyenin 100 metre gerisinde bekleyip yoldan geçen aracı durdurup köpeği bağlamalarını söyleyerek rahatlıkla yola devam ettik. Bozuk yolda epey bir ilerledikten sonra çıkışa yakın 2 kangal köpeğin daha olduğunu öğrendik şansıyız ki bunlarda bağlıydı. Orkun dün gece ortaya attığı yolun sonu uçurum iddiasının da ne kadar saçma olduğunu görmüş olduk
Köpek saldırısı, çamura batan motor ve motor tepesinde şekilli şekilli video çekmek için uğraşırken telefonumun kırılması sonucu şükürler olsun Mençuna Konaklarındayız.
Odamıza yerleşmemiz ile vakit kaybetmeden Mençuna Şelalesine tırmanmaya başladık. Havanın yağmurlu olması parkuru oldukça zor hale getirmişti. Toprağın çamurlaşması tırmanışımızı çok güçleştirdi. Yaklaşık yarım satte yeşilin binbir tonu içinde doğa yürüyüşü eşliğinde şelaleye vardık. Şelaleye varmamızla yağmur daha şiddetli yağar olmuştu. Ama karşımıza çıkan manzara sayesinde ne yağmur ne çamur umrumuzda bile değildi.
O kadar gezdik tozduk, birbirinden güzel şelaleler gördük inanın böylesine heybetlisini daha önce hiç görmemiştik.
Mençuna Şelalesinin önüne sonradan büyük taşlar koymuşlar aslında onlar olmasa manzara daha da güzel olurmuş. Şelaleye uzaktan bakışı etkiliyor olsa da bu hali bile tek kelimeyle mükemmel.
Şansımız olmadığından mıdır nedir kötü hava şartları peşimizi bırakmıyor. Yaklaşık 100 metre yüksek şelalenin sularının dökülüp biriktiği noktada oluşan havuza girmeyi ne çok istesekte yanına yaklaştığımız şelalenin serin havası ve yağan yağmur buna engel oldu.
Mençuna Şelalesi Arhavi ilçesinin en çok ziyaret edilen yerlerinden biridir. 100 metre yüksekliğe sahip şelale vadiden akarak 200 metre sonra Kamilet deresine dökülmektedir.
Şelaleye ziyaret edilecek en iyi zaman karların eridiği ve şelaleyi daha etkileyici hae getiren Nisan-Mayıs aylarıdır. Biz her ne kadar Temmuz ayında gitmiş olsakta bu haliyle bile şelale bizi etkilemeyi başardı.
Siz de doğayı, doğanın içinde yürüyüş yapmayı seviyor, doğanın insanlara sunduğu muazzam manzaraları seyre dalmak istiyorsanız Mençuna Şelalesi sizin için biçilmiş bir kaftandır.
Gezi Süresi : Yarım Gün
Giriş Ücreti : Yok
Mençuna Şelalesi Ulaşım
Arhavi Çifteköprüyü geçr geçmez ilk sağ yoldan (binanın yanındaki) devam edin. Asfalt bir kaç km sonra çukurlu yola dönüşüyor. Dümdüz hiçbir yere sapmadan devam etmelisiniz. Mençuna Konakları ve Mençuna Restaurant’u geçince aracınızı müsait bir yere park edip park ettiğiniz noktadan itibaren yürüyerek 300-400 metre sonra sağda bulunan köprüden geçip patika yolunu takip etmelisiniz.
Mençuna Şelalesi Arhavi ilçesine çok yakın olduğu için şelaleye tırmanıp yarım gününüzü burada geçirdikten sonra gideceğiniz diğer bölgeye doğru yol alın!
Mençuna Restaurant’ta bir yöresel yemek bulamadık. Restaurant sahiplerinin suratsız ve ilgisiz halleri, köfte ve balık dışında yemeklerinin olmayışı birer dezavantaj. Restaurant’ın manzarası sadece yeşil ormandan ibaret bunu yerine Çifteköprünün hemen önündeki restaurantta birşeyler yiyip içmeniz en doğrusu olacak.
Tırmanıştan dönenler aman ayakkabılarınızı temizleyin yoksa Restaurant sahiplerinden paparayı yersiniz!!!
Tırmanışa çıkmadan önce yanınıza su almanıza gerek yok. Dağlardan gelen sular içilebiliyor.