Eşsiz Fauna ve Flora’ya ev sahipliği yapan Langkawi Kilim Jeolojik Park / Kilim Geoforest Park
Unesco tarafından 1.Haziran.2007 tarihinde Langkawi’ye Dünya Ekolojik Park ünvanı verilmiştir. Koruma altına alınan 3 tane jeolojik park bulunur. Bunlar;
Machincang Cambrian Geoforest Park, Kilim Karst Geoforest Park ve Dayang Bunting Marble Geoforest Park’tır.
Langkawi adasının doğu kısmında yer alan bu muhteşem jeolojik alan içerisinde yuvarlak kalker tepeler ve kireçtaşı oluşumlarını gözle görmek mümkündür.
Mangrov tur paketini satın alarak Kartal besleme (eagles feeding), Gua Kelawar (yarasa mağarası) ve balık çiftliği (fish farm) ziyareti gerçekleştiriliyor.
Ekvator iklim kuşağında ve subtropikal bölgelerde bulunan çamurlu kıyılarda, ırmak ağızlarında ve bataklıklarda sık ormanlar oluşturan ağaç türlerinden meydana gelen ormanlara “Mangrov” adı verilir.
Mangrov nehri üzerindeki yerel balık çiftliklerine uğrayarak balıkları besleyip oldukça eğlenceli vakit geçiriyoruz. Tanımadığımız hiç görmediğimiz balıklar hakkında rehberimiz sağ olsun bilgilendiriyor.
Atnalı Yengeci – Limulus Polyphemus
Dünyanın en eski yaratığı olan (425 milyon yıl incesi) atnalı yengeci dinozorlardan en az 100 milyon yıl incesine ait olduğu tespit edilmiş. Ve o zamandan bu zamana özelliğinde hiçbir değişim olmadan aynı haliyle bu zamana gelmiştir. Bu hayvanın kanı hemoglobin yerine hemosiyanin taşıması nedeniyle mavi renkliymiş. Her ne kadar deniz kabuklusu olarak bilinse de gerçekte bir örümcek türü olan bu canlı 1 yıl hiç yemek yemeden yaşayabilme özelliğine sahiptir.
İnsan sağlığı üzerinde etkisi ve bir çok hastalığın (lösemi, kanser vs..) teşhis edilmesinde potansiyel oluşturmaktadır. Bu canlının kanında nadir bulunan B12 proteini de bulunmaktadır.
Bilinçsiz avlanma nedeniyle nesli tükenmekte olan bu canlıyı Geo Kilim Park’da ki balık çiftliğinde ilk defa görmüş olduk.
Balık çiftliğinden ayrılıp Gua Kelawar – Yarasaların bulunduğu mağaraya doğru teknemizle yavaş yavaş etrafı izleyerek ama izlemeye doymadan yol alıyoruz. Mağara oldukça büyük ve içeri ziyaretçiler rahat gezinsin diye köprüde yapılmış.
Zifiri karanlık olan mağarada rehber elindeki fener ile tavanları ve kaya oluşumları gösteriyor. Mağara gezimiz bittikten sonra köprü bizi dışarı çıkartıyor. Dışarı çıkar çıkmaz ilk gördüğümüz ağacın tepesinde tek başına oturmuş bir langur maymunu
Asıl önemli olan ise gerçek bir mangrov ormanı görmemizdi
Mangrov ormanları yeryüzünün en verimli ve karmaşık ekosistemlerinden biridir. Dünyadaki canlılar ve tüm güzellikler nasıl ki yok olma tehlikesi altındaysa mangrov ormanları da tehlike altındadır. Hint okyanusunda meydana gelen tsunami sonrası mangrov ormanlarının korunması hakkında yapılan çağrılara her ne kadar dikkat çekilmiş olsa da pek de ciddi önlemler alındığını söylemek zor olur.
Gezimizin Gua Kelawar kısmını da tamamlayıp mangrov kıyılarını geze geze vahşi kartalları besleyeceğimiz alana varıyoruz. Teknenin durmasıyla sanki kartallar bizi bekliyormuş gibi hepsi etrafımıza üşüştü. Rehberin hazırladığı yemekleri kartallara atarak çok değişik bir deneyim ile vahşi hayvan beslemiş olduk.
Langkawi’nin simgesi adını aldığı kartalı (bordo kartal) beslerken
Jeolojik miras niteliğindeki yerler, hem yerkürenin oluşumunu daha iyi anlamamız, hem de bu bilgilerin gelecek kuşaklara aktarılması bakımından çok önemli olduğunu dile getirerek yazımıza son veriyor, vakit ayırıp okuduğunuz için teşekkür ediyoruz.