Akyaka sevdası sarmış milleti anlamıyoruz. Akyaka da Akyaka! öyle bir övgü var ki hakkında yıllar sonra gitmek kısmet oluyor.
Muğla’nın Ula ilçesine bağlı belde’ye dağ yolundan süzüle süzüle yeşillikler içinde inişe geçiyoruz. Gökova körfezinin doğu ucunda ufacık koya, sokakları süsleyen 2 katlı tek mimari özelliğe sahip Akyaka evleri ve evleri süsleyen ahşap oymalar pembe begonviller eşliğinde geziyoruz.
Hemen hemen her sokakta apart daire ya da pansiyon görüyoruz. Gecelik 2 kişi en düşük 80 TL’den başlayan fiyatlar. Otel, pansiyon, apart her ne ise buralarda vakit öldürmek yerine çevreyi gezmeye odaklı olduğumuz için başımızı sokacak yer bulup kendimizi dışarı atıyoruz.
Kaldığımız apartımızın balkonu
Ufak bir koya sahip Akyaka’da sahilde boydan boya cafeler ve restaurantlar var. Dilerseniz teknelerde balık ekmek de yiyebilirsin. Günün sonunda hava kararmadan önce en uygun saatte Azmak Çayı turu için tekneye biniyoruz. 7-8 kişi olunca tekne hareket ediyor. Yaklaşık 40 dakikalık sürecek olan turumuz da 2 km’lik parkuru gezdik.
AZMAK ÇAYI / KADIN AZMAĞI
Üstün cesaretlerinden dolayı Gülşah ve Hüseyin arkadaşımızı buradan bir kez daha kutluyoruz. Tabi gençlik işte, üşümek nedir bilmiyorlar
Deniz seviyesinden yalnız bir kaç metre yükseklikteki çayın suyu Torosların batı uzantısındaki Sakar tepesinden geliyor. Suyun % 60′ bol mineralli sodalı olup % 40’ı kaynak su olan çay’ın hastalıklara iyi geldiği, hatta gençleştirici ve güzelleştirici etkisinin de olduğuna inanılıyor. Derinliği 8 metreyi bulan soğukluğu ise 5 derece olan çay Gökova körfezinden denize dökülmektedir. Derinliğine rağmen çay’ın berraklığına ve içindeki bitki örtüsüne, bitkilerin capcanlı renklerine hayran oluyoruz.